1 Ekim 2014 Çarşamba

Ida


Polonyalı yönetmen Pawel Pawlikowski'nin ilk Lehçe filmi Ida bir rahibenin dramına odaklanırken Yahudi soykırımına değinen gizem dozu yüksek bir film.Festivallerde büyük övgüyle dönen yapım özellikle yönetmen Pawel Pawlikowski'nin her anı bir fotoğraf karesiymiş gibi çektiği siyah beyaz görüntüleri,Yahudi soykırımına değindiği noktaları ve şok eden finaliyle aldığı övgüleri bir yere kadar hak ediyor.

 

 Ida rahibe olma yolunda ilerleyen yalnız,sessiz ve bir bakıma derin bir karakterdir.Aklından geçenleri ve düşüncelerini çok belli etmeyen, film boyunca sessiz ve çözülmesi zor bir karakter olarak öne çıkan Ida yargıç olan teyzesi tarafından aslında Yahudi olmasını öğrenmesiyle hayatı değişir.Teyzesiyle birlikte ailesini aramak için yola çıkan Ida ailesiyle ilgili sert bir gerçeği öğrenir.Diğer yandan Ida teyzesinin de kendinden farklı kişiliğiyle beraber kendi içinde yolculuğa çıkar.Bir bakıma yol filmi olarak tabir edilebilecek Ida'da Pawel Pawlikowski'nin minimal anlatımını gizem duygusuyla birleştirdiğini görmek mümkün.

 

Kiliseden neredeyse hiç çıkmamış,gerçek dünyayı bilmeden yaşayan yalnız bir rahibenin sade ve yalın öyküsü bu.Yahudi soykırımına farklı bir dille değinmesi etkileyiciyken, ruhunu bir türlü çözemediğimiz Ida'nın finale doğru yaptıkları üzerine düşünmemizi sağlayan büyük bir derinlik yaratıyor.Ama ne yazık ki film bu finale gelene kadar seyirciye elle tutulur çok bir şey vaat etmiyor.Öyküsünün fazlaca sığ olması filmi ileriye götürmeyen en büyük etken.Tabi filmin bu sunduklarıyla yetinip filme başyapıt diyenleri garipseyemem fakat kendi adıma Ida'yı beğenmeme rağmen tam karnımı doyurmayı başarmadı.


Finaliyle birlikte seyirciye soğuk bir duş aldıran film bittikten sonra izleyicisini derin düşüncelere sokuyor.Pawel Pawlikowski'nin her biri fotoğraf karelerini andıran sabit kamera açılarıyla yaptığı çekimler tek kelimeyle harika.Neredeyse filmi herhangi bir yerde durdurup çıkan görüntüyle filmin ruhunu yaşayabilirsiniz diyebilirim.Lukasz Zal ve Ryszard Lenczewski'nin siyah beyaz tonları çok iyi bir sinematografiyle yansıttığını da söylemek gerek.

 

 


Daha önce hiç oyunculuk deneyimi olmayan Agata Trzebuchowska ilk performansıyla akıllara kazınıyor.Karakterin sessizliğiyle anlattıklarını ekrana nasıl taşıyacağını çok iyi biliyor.Ida'nın değişimiyle beraber Agata Trzebuchowska'nın yüz güzelliği de ortaya çıkıyor.Film bittikten sonra Pawel Pawlikowski'nin oyuncu seçimindeki bu hamlesindeki mantığı anlamak daha kolay.Amacına uygun nokta atışı bir seçim yapmış yönetmen.Agata Trzebuchowska ise ilk rolü olan bir oyuncu için gerçekten tebrik edilmesi gereken bir performans sergilemiş.

 

Belki klişeleşmiş bir özet olacak ama Ida kesinlikle izlenmesi gereken, başarılı fakat çok abartılmaması da gereken bir film.


PUAN:7   NOT:B

 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder